Bağımlılık deyince aklınıza gelen ilk şey nedir? Madde mi? Alkol mü? Aslında hayır. Bu yazımda amacım, size bağımlılığın bunlar dışında da hayatımızda yer alabildiğini aktarmak.
Bağımlılık literatürde; yoksunluk (bağımlı olunan madde kesildiğinde duyulan fizyolojik ve psikolojik belirtilerden oluşan mahrumiyet durumu), aşerme (kullanma duygusu), tolerans (miktar ya da sıklık arttırma), işlev kaybı, sorumlulukları yerine getirmeme gibi kriterlerin bulunmasına göre tanı koyulduktan sonra derecesi belirlenen, biyopsikososyal bir olgudur. Uzun süreli bir hastalığa uygulanan akut tedavi ile baş edilmeye çalışılan kronik bir beyin hastalığıdır. Bu bilgiler alkol ve madde bağımlılığından bildiğimiz geçerli bilgilerdir. Peki ya bir insana ya da bir nesneye bağımlıysak? Bunların tipleri ya da belirtileri var mıdır, örnekleri nelerdir?
Sürekli yaptığımız şeyleri düşünelim. Neden yapıyoruz? Gerçekten çok mu hevesliyiz, yapmaktan çok mu mutluyuz, bunları yapmak hayatımızdan veya bizden bir şeyler götürüyor mu? Farkında bile olmadan oynadığımız oyuna, yaşadığımız cinselliğe, kaygılarımızdan kaçmak için geliştirdiğimiz davranışlara hatta yaptığımız alışverişe bile bağımlılık geliştirebilir miyiz sizce? Aslında cevap, evet. Bunlar 2013’de ilk defa kabul edilip literatüre giren davranışsal bağımlılıklardır.
“Madde ve alkol tamam, bağımlılık yapıcı maddeler ama davranışlarımız nasıl bağımlılık geliştirebilir?” diye sorabilirsiniz. Bağımlılık; beynin ödül merkezi olan limbik sistem ve dopamin ile ilişkilidir. Kısaca ventral tegmantel alan ve nucleus accumbens’in gönderdiği git kullan veya yap sinyaline işlevi bozulan frontal lob’un karşı koyamaması sonucu oluşur. Dopaminin salgılanıp hazzın oluşması için bir maddenin varlığı gerekmez, hazzı oluşturan her şey bu sistemi etkiler. Peki bu davranışsal bağımlılıklar neler?
Kumar Bağımlılığı
Kumar oynamak bir bağımlılık mı yoksa alışkanlık mı? Eğer oynanmadığında zihin meşguliyeti, sorumluluk kaçışı, kaybı yerine koymak için peşine düşme, oynadığı için sıkıntı duyarken oynamaya devam etme, yalan, başkalarına parasal kaynak olarak bel bağlama, yasa dışı eylemler gibi tanı kriterlerinden 4 tanesini sağlıyorsa eğer, evet, bu bir tür bağımlılıktır. Risk almaya müsait bir gelişimsel dönemde oldukları için ergenler, ulaşım kolaylığı olan kişiler, davranış bozukluklarına sahip kişiler ve erkekler bu bağımlılık için risk gruplarını oluşturumaktadır. Kumar bağımlılığı olan bireylerin yaygın ortak özellikleri; oynarken güvende hissetme, kaybettikleri parayı kumarla yerine koymaya çalışma, rahat bir yaşam için fazla çalışmak istememe, güçlü bir imaj çizmek isteme ve kumar oynarken heyecan duymadır. Kumar oynama davranışında seyir 4 evredir. Bunlar; kazanma evresi, kaybetme evresi (büyük bir kayıp ile başlar, sadece haz amaçlı oynama), tükenme evresi (kişinin elinde hiçbir şeyin kalmadığı dönem, depresyon ve intihar girişimi ihtimalleri), vazgeçme evresi (her şeyini kaybetme, kumar oynama davranışını gelişigüzel sürdürme). Tedavide en güncel yaklaşım bilişsel davranışçı terapidir. Oynamaya sebep olan düşünce ve duygularla çalışılır.
İnternet Bağımlılığı
İnternet şüphesiz ki yaşadığımız bu yüzyılda hepimizin eli koludur. Peki, internet ne zaman bize zarar vermeye başlar? Burada devreye kullanım süremiz giriyor. Sorumluluklarımızı sırf biraz daha internette vakit geçirmek için aksatıyorsak, internette zaman geçirmenin dışında hobilerimizden zevk alamamaya başladıysak, kullanmamak isteyip yine de kendimize engel olamayıp başına oturuyorsak, bu yüzden önemli fırsatları-ilişkileri kaçırıyorsak evet, artık bu çağımızın gerekliliği değil bir bağımlılıktır. Tedavisi şüphesiz kontrollü kullanımdır. Bir yandan da boş zamanı dolduracak nitelikli yeni etkinlikler planlamaktır gerekir. Örneğin; kendinize bir defter edinin, günlük kotanız ve çizelgeniz olsun bu durumunuzu ve çabanızı somutlaştıracaktır. Örneğin İnstagram’ın bir özelliği olan geçirilen süreyi hatırlatma imkanını da değerlendirebilirsiniz.
Alışveriş Bağımlılığı
Alışveriş eyleminin bir bağımlılık sayılabilmesi için takıntılı ve dürtüsel bir hal almış olması gerekir. Kompulsif alışveriş ihtiyacı dışında, kontrolsüz bir şekilde aşırı alışveriş yapmaktır. Alışverişten sonra sıklıkla utanç, suçluluk ve pişmanlık duyulur. Ekonomik sıkıntılar süresiz devam eder. Bağımlılığın başlama evresine dair yaş aralığı ergenlik ve genç yetişkinlik arasında belirlenirken kadınlarda görülme sıklığı daha yüksektir. Tedavi; kişinin bu davranışına sebep olan temeldeki ihtiyacı keşfetmeyi ve bu ihtiyacı başka alternatiflerle doldurmayı hedeflemektedir.
Seks Bağımlılığı
Cinsel aktiviteyi olumsuz sonuçlarına rağmen kompulsif biçimde sürdürme eylemidir. Kişinin zihin uğraşı tamamen cinsel doyumu sağlamaya odaklanmış, adanmış durumdadır. Buna ulaşamadığında yaşadığı yoksunluk hissi, sinirlilik hali bu konuyu bağımlılık kapsamında inceletir. Seks bağımlılığında döngü; zihinsel uğraş (kişi sürekli cinsel içerik ve fantezi düşünür), törenselleştirme (orgazmdan çok cinsel uyaranlara karşı oluşturduğu davranışlar daha önemlidir), kompulsif seks davranışı (cinsel içerikli düşünceleri davranışa yansıtma) ve cinsel eylemlerinden sonra büründüğü karamsarlıktır.
Davranışsal bağımlılıklar, yukarıda belirtilen örneklerden fazlasını kapsamaktadır. Davranışsal bağımlılıkların tedavisinde alkol ve uyuşturucu madde tedavisinden farklı olarak hedeflenen; tamamen bırakma değil, davranışı kompulsif olmaktan çıkararak yani yapma işlemini standart sınırlara getirerek dürtüleri kontrol edebilmeyi öğretmektir.
Kaynakça
Alkol ve Madde Bağımlılığı Ders Notları – Klinik Psikolog Aslı Başabak BHAİS
Bağımlılık Ders Notları – Doç.Dr. Onur NOYAN
*Bu yazı Psikoloji Ağı editörleri tarafından Psikoloji Ağı Yayın İlkelerine göre düzenlemiştir.