Yeşim Salkım’ı hepimiz tanıyoruz. Oyuncu, şarkıcı, ünlü… Şimdilerde ise unvanlarına unvan katma çabasındaymış. 5 dakika önce magazinde paylaştı haberini. Ne mi? Sıkı durun! Kendisi Bodrum’da psikolojik danışmanlık yapmaya başlayacakmış.
*Röportajın ilgili kısmı
Lütfen ama alt yazı eksik olmuş. Çocuklara da danışmanlık etmek istediğini söylemişti Salkım. Buradan tüm öğrenci arkadaşlarım ve gelecekteki “gerçek” meslektaşlarım adına Yeşim Salkım’a ve onunla aynı niyeti paylaşan herkese seslenmek istiyorum.
“Sevgili Yeşim Hanım, psikolojik danışmanlık yapmak istiyormuşsunuz. Bunun gerçekten eğitimini almadan 3-5 kitap okuyarak halledilebilir bir şey olduğunu mu düşünüyorsunuz? Bunu tüm samimiyetimle soruyorum, çünkü siz devamlı insanları cahillikleri ile aşağıladığınız için bu konudaki kaygımı haklı bulacağınızı ümit ediyorum. Eğitimden kastım, Psikoloji veya PDR lisans eğitimidir. 1 saatlik kurslarla bu işin olamayacağını hepimiz biliyoruz. Siz de annesiniz, sizin de çocuklarınız var. Onların ruh sağlığını herhangi bir kimsenin hobisi haline getirmeyeceğinize inanıyorum. Fakat siz de kimsenin hassas damarını kesecek bir cerrah değilsiniz. Lütfen kusura bakmayın ama hobi veya yeni meslek arayışınız varsa lütfen daha az riskli ve yetkinliğiniz olan durumları araştırın. Saygılarımla…”
Mikrofonu elime almışken bir de bu mesleği icra eden uzmanlara ve bu yoldaki arkadaşlarıma söylemek istediklerim var:
“Bu ülkede psikoloğa diploma sorulmaz! Ne yazık ki her gün yüzleşiyoruz. Şimdi biz 1 yıl hazırlık, 4 yıl fakülte 5 yılda lisansı tamamlarız. Ardından ALES, YDS, KPSS derken 2 yıl 3 yıl da öyle geçecek, sonra yüksek lisans… Ardından 1650 lira maaş ile 6 tam gün iş buluruz. Bunu kariyer.net’de gördüm bizzat. Yeşim Hanım ise 1 yıl içinde Bodrum Türkbükü’nde muhteşem manzaralı psikolojik danışmanlık merkezini açar. Saati 400-500 liradan -umarım rakamı az vermemişimdir- tatilcilere danışmanlık verir. Yani 8 yıl çalışıp ayda 24 gün çalışarak 1650 lira kazanan bizler Yeşim Salkım ile meslektaş olacağız. Parayı da bir kenara bırakalım da peki ya bilgi birikimi?”
*Bu yazı Psikoloji Ağı editörleri tarafından Psikoloji Ağı Yayın İlkelerine göre düzenlemiştir.