Hayır hayır korkmayın, o yollara biz de düşmedik. Bu yazıda geliştirmeyen kişisel gelişim kitaplarından bahsedeceğim. İtiraf edeyim, ben de zamanında büyük bir hevesle okudum bazılarını…
Hepimizin bildiği bu kitapları hemen hemen her kitapçıda görebilirsiniz. 10 adımda ikna ettirenden tutun da 25 adımda hayatın sırrını çözdürene kadar türlü türlü kişisel gelişim kitabı mevcut. Öncelikle kişisel gelişim kitabı yazmayı küçümsememekle başlamalıyız işe. Öyle kolay değildir kişisel gelişim kitabı yazması. Belli başlı kuralları ve bağlı oldukları etik ilkeler vardır.
İlk olarak kitabın adını koymakla başlamalısınız, zaten içeriği sonrasında doldurursunuz. Gözlerinizi kapatın göklere doğru bir amaç hayal edin ve ona giden bir merdiven… Söyleyin şimdi o merdiven kaç basamaklı? İşte mükemmel bir başlangıç yaptık kitabımız için. Basamak sayısını aklımızda tutarak devam edelim ve basamak sayısının sonuna sırrımızı yerleştirelim. “12 Adımda Başarıya Giden Yol” kitapçılarda yok sattığını şimdiden görür gibiyim.
Şimdi içeriğe geçelim, fakat burası başlık kadar önemli değil, bir şeyler yazarak doldurmamız yeterli. Ne bileyim, ilkokulda nasıl yıldızlı pekiyi aldığınızı anlatabilirsiniz mesela. Sadece erken uyuduğu için milyarder olan insanlardan bahsedip okurlara “Siz de erken uyuyun ve bakın nasıl zengin olacaksınız” diyebilirsiniz. Mesela ilişkilerle ilgili bir kitap yazacaksanız, “bir kadının başparmağı size bakıyorsa size aşıktır da diyebilirsiniz.” İçerikle ilgili dikkat etmeniz gereken belli başlı noktalar var. İlk olarak, kişisel gelişim kitaplarının etik ilkeleri dışına çıkmamaya özen gösterin. Öyle ki kitabınızdaki hiçbir içeriğin bilimsel olmaması gerekir. Bilimsel bir kaynağı olan herhangi bir içeriği sakın kitabınıza koymayın!
Ne yazık ki kişisel gelişimciler ve kişisel gelişim kitapları hayatımızın her yerinde. Sosyo-demografik seviye ve eğitim seviyesi ayrımı olmaksızın hemen herkes bu kitapları okuyor, bunlara güveniyor ve hayatlarını bunlara göre şekillendiriyor. Bu durum bir psikolog olarak beni gerçekten kaygılandırıyor.
Bilmem kaç adımda mutlu olmanın sırrı adı altında bir kitap düşünelim, bu kitap size mutlu olmayı vaat ediyor. Dolayısıyla bu kitabı satın alan kişi kendisini mutsuz hisseden ve mutluluğu arayan bir insan. İnsanlar bu kitapları çoğu zaman psikolojik destek olarak görebiliyorlar ve bu durum insanların sağlıkları için çok tehlikeli olabiliyor. İçi onlarca değersiz, bilimsel değer taşımayan ve basmakalıp bilgi içeriyor.
Bu kitapların neden bu kadar tutulduğuna gelirsek cevabı çok basit. Basit yoldan sonuca götürmeyi vaat ediyor. 10 adımda mutluluk, 20 adımda zengin olma, 30 adımda kadınları etkileme… Bu şekilde sıralanıp gidiyor. İnsanlar bir emek harcamadan bu kitabı okuyarak hayatlarını değiştirebileceklerine inanıyorlar. Günümüzde gelişen teknoloji ve yaşam şartlarıyla birlikte tembelliğe her geçen gün biraz daha alışan biz insanlar için bu çok çekici bir fırsat.
Artık hem psikoloji alanını hem insanların sağlıklarını sömürmeye çalışan fırsatçılara izin vermeyelim. Tüm kişisel gelişim kitaplarının niteliksiz olmadığını, fakat son dönemde çıkan hemen hemen her kitabın yalnızca ticari amaçlı olduğunu unutmayın. Aldığınız kişisel gelişim kitaplarının yazarlarını araştırın, eğitimlerine bakın, kitap içeriğindeki bilgileri sorgulayın.